Dünyanın İlk Kıtas MU
Kayıp kıta Mu, Atlantis gibi efsane olan, büyük tufan sırasında sulara gömüldüğü varsayılan efsanevi kıtadır.Bu kıta Asya ve Amerika kıtaları arasında yer almakta,Avustralya'nın iki katı büyüklüğündedir.
Hatta Atatürk bile bu kıta hakkında çok yoğun araştırmalar yaptırmıştır.Türklerin köklerinin bu kıtadan geldiğini düşünmektedir.
Bilim adamlarına göre Mu kıtası aynı Atlantis gibi bir efsanedir.Mu kıtası nın varlığını ilk olarak öne süren James Churchward isimli ingiliz araştırmacıdır.1868'da anlatılanlara göre Hindistan'da bulunduğu dönemde bir budist rahip ile tanışır ve rahip bir sır vereceğim der ve onu gizli bir mağaraya, mabede götürür.Buradaki eski tabletler ve eserleri gösterirAraştırmacı yazar bu eserde gördükleri bilgilere göre Mu kıtasını ortaya atar ve bir kitap yazar. Mu kıtası nın varlığını kabul edenler bu kıtanın gerçekten savunanların görüşüne göre mu kıtası yeryüzündeki ilk kıtadır ve Polinezya Mikronezya adaları Mu kıtasının kalıntılarıdır.Mu kıtası nda 70 bin yıl önce tek tanrıl
ı bir din vardı.Kıtada yaşayanlar Mu kıtası dışındaki kıtalarda koloniler oluşturma başlamışlardı ve bu kıtanın en büyüğü uygur imparatorluğu ydu.64 milyon nüfuslu kıtada tek tanrılı veya reakarnasyon inancı mevcuttur.Kıtanın altında bulunan gaz odalarının patlaması veya büyük tufan nedeni bilinmiyor sonucu sulara gömüldüğü söylentileri mevcuttur.Mu kıtası iddaya göre Mu kıtası nda yaşanan teknolojik ve manevi açıdan çok üstün durumda olup telepati, durugörü astral seyahat gibi mistik güçlere sahipler.
Peki Mu kıtası ile ilgili ne gibi destekten ne gibi bulgular saptanmıştır? Büyük okyanusu sıradağlarının uzandıği Pacifica plakası keşfedilmiştir.Mikronezya nın Karolina dağlarında az nüfuslu yapılması mümkün olmayan bazı büyük kalıntılar bulmuştur.Penelope adasında boyu 10 metre aşan duvarlara sahip tapınak keşfedilmiş olup ikinci dünya savaşından önce Japon dalgıçlar denizin altında Büyük okyanus'ta mercanlarla kaplı anıtlar, sütunlar, ev kalıntıları ve çeşitli eşyalar, taş tabletler bulmuşlardır.Bir adasında mısır'da bulunan mumyalar dan daha eski mumyalar bulunmuştur.
Atatürk Türklerin kökeninin bu kıtaya dayandığını varsaymaktaydı.Tabiki ingiliz araştırmacının araştırmalarından haberdardı.Hatta bu konu ile ilgili mecliste bir konuşma bile yapmıştır. Cumhuriyetin ilk yıllarında bu alanda başlattığı çalışmalar özellikle 1930 ların başında yoğunlaştı. Türk tarihi tetkik cemiyeti kuruluşuna önayak oldu ve sonradan adı Türk tarih kurumu olarak değiştirilen cemiyetin çalışma alanı türk ve türk tarihi idi. Atatürk ilkel dinler uzmanı ve tarihçi diplomat Tahsin Mayatepek'i olarak Meksika büyükelçisi olarak Meksika'ya yollamış ve orada Mu kıtası ve Türkler tarihi ile ilgili araştırmalar yapmasını emretmişti.Mayatepek, yaptığı araştırmalarda Güney Amerika uygarlıklarından Maya uygarlığının din ve kültürü ile Anadolu ve orta Asya kültür leri arasında benzerliklere ve dikkat çekiyordu.Çok geçmeden arkeolog William Meksika'da yaptığı kazılarda bulunduğu yaklaşık 15 bin yıl öncesine ait tabletlerin bulunması üzerine, ardından İngiliz araştırmacının Hindistan'da bulduğu benzer tabletlerin çeviri çeviri derinden Atatürk'e haberdar etti.Daha sonra oluşturulan raporda şaşırtıcı bilgiler ulaşıldı.Uygur, akat, sümer türklerinin pasifik denizinde ilk insanların zuhur ettiği Mu kıtasındaki büyük medeniyet dil ve dinlerin cihana yayıldıkları,bu raporda Mu kıtasından göç eden insanların çeşit dünyanın çeşitli yerlerine yayıldığını ve Türklerin kökeninin çok geniş olduğu ifade edilmiştir.Rapora göre Mu kıtası ndan ayrılanlar iki kola ayrılmış Asya gelenler kendilerine Uygur adını vermiş, Amerika kıtasına geçenler ise Maya adını almıştır.
Tabi ki bunlara rağmen bu bulgular bilimsel olarak yeterince kanıtlanmamış olup, Mu kıtası efsane olmaya devam etmektedir.
Hatta Atatürk bile bu kıta hakkında çok yoğun araştırmalar yaptırmıştır.Türklerin köklerinin bu kıtadan geldiğini düşünmektedir.
Bilim adamlarına göre Mu kıtası aynı Atlantis gibi bir efsanedir.Mu kıtası nın varlığını ilk olarak öne süren James Churchward isimli ingiliz araştırmacıdır.1868'da anlatılanlara göre Hindistan'da bulunduğu dönemde bir budist rahip ile tanışır ve rahip bir sır vereceğim der ve onu gizli bir mağaraya, mabede götürür.Buradaki eski tabletler ve eserleri gösterirAraştırmacı yazar bu eserde gördükleri bilgilere göre Mu kıtasını ortaya atar ve bir kitap yazar. Mu kıtası nın varlığını kabul edenler bu kıtanın gerçekten savunanların görüşüne göre mu kıtası yeryüzündeki ilk kıtadır ve Polinezya Mikronezya adaları Mu kıtasının kalıntılarıdır.Mu kıtası nda 70 bin yıl önce tek tanrıl
ı bir din vardı.Kıtada yaşayanlar Mu kıtası dışındaki kıtalarda koloniler oluşturma başlamışlardı ve bu kıtanın en büyüğü uygur imparatorluğu ydu.64 milyon nüfuslu kıtada tek tanrılı veya reakarnasyon inancı mevcuttur.Kıtanın altında bulunan gaz odalarının patlaması veya büyük tufan nedeni bilinmiyor sonucu sulara gömüldüğü söylentileri mevcuttur.Mu kıtası iddaya göre Mu kıtası nda yaşanan teknolojik ve manevi açıdan çok üstün durumda olup telepati, durugörü astral seyahat gibi mistik güçlere sahipler.
Peki Mu kıtası ile ilgili ne gibi destekten ne gibi bulgular saptanmıştır? Büyük okyanusu sıradağlarının uzandıği Pacifica plakası keşfedilmiştir.Mikronezya nın Karolina dağlarında az nüfuslu yapılması mümkün olmayan bazı büyük kalıntılar bulmuştur.Penelope adasında boyu 10 metre aşan duvarlara sahip tapınak keşfedilmiş olup ikinci dünya savaşından önce Japon dalgıçlar denizin altında Büyük okyanus'ta mercanlarla kaplı anıtlar, sütunlar, ev kalıntıları ve çeşitli eşyalar, taş tabletler bulmuşlardır.Bir adasında mısır'da bulunan mumyalar dan daha eski mumyalar bulunmuştur.
Atatürk Türklerin kökeninin bu kıtaya dayandığını varsaymaktaydı.Tabiki ingiliz araştırmacının araştırmalarından haberdardı.Hatta bu konu ile ilgili mecliste bir konuşma bile yapmıştır. Cumhuriyetin ilk yıllarında bu alanda başlattığı çalışmalar özellikle 1930 ların başında yoğunlaştı. Türk tarihi tetkik cemiyeti kuruluşuna önayak oldu ve sonradan adı Türk tarih kurumu olarak değiştirilen cemiyetin çalışma alanı türk ve türk tarihi idi. Atatürk ilkel dinler uzmanı ve tarihçi diplomat Tahsin Mayatepek'i olarak Meksika büyükelçisi olarak Meksika'ya yollamış ve orada Mu kıtası ve Türkler tarihi ile ilgili araştırmalar yapmasını emretmişti.Mayatepek, yaptığı araştırmalarda Güney Amerika uygarlıklarından Maya uygarlığının din ve kültürü ile Anadolu ve orta Asya kültür leri arasında benzerliklere ve dikkat çekiyordu.Çok geçmeden arkeolog William Meksika'da yaptığı kazılarda bulunduğu yaklaşık 15 bin yıl öncesine ait tabletlerin bulunması üzerine, ardından İngiliz araştırmacının Hindistan'da bulduğu benzer tabletlerin çeviri çeviri derinden Atatürk'e haberdar etti.Daha sonra oluşturulan raporda şaşırtıcı bilgiler ulaşıldı.Uygur, akat, sümer türklerinin pasifik denizinde ilk insanların zuhur ettiği Mu kıtasındaki büyük medeniyet dil ve dinlerin cihana yayıldıkları,bu raporda Mu kıtasından göç eden insanların çeşit dünyanın çeşitli yerlerine yayıldığını ve Türklerin kökeninin çok geniş olduğu ifade edilmiştir.Rapora göre Mu kıtası ndan ayrılanlar iki kola ayrılmış Asya gelenler kendilerine Uygur adını vermiş, Amerika kıtasına geçenler ise Maya adını almıştır.
Tabi ki bunlara rağmen bu bulgular bilimsel olarak yeterince kanıtlanmamış olup, Mu kıtası efsane olmaya devam etmektedir.
teşekür ederim blgilendim
YanıtlaSil